Efendiler,
Blog'a yazı yazmayalı yaklaşık 1 sene olmuş. Bir allahın kulu da çıkıp "yaww Ufuk niye yazmıyon" dememiştir. Bu, üzerinde durulması gereken ciddi bir boşvermişlik meselesidir. Sizlerin boşvermişliği..
Halbuki beni dürtseniz, ikaz etseniz, 'madem yazmican bari blogu kapat aq' deseniz yazmazmıyım eyyy haleti ruhiyeleri büzüşesiceler. Yani şu herşeyi benden bekleme huyunuz yok mu..
Neyse ben bu konuyu fazla uzatmicam. Sonuçta eğlenmek için burdayız. Bir de aslında ben bu yazıyı telefonumdan yazıyorum. Acaba nasıl duracak diye deneme babında..
Şimdi annem cagırıyo. Sahur yapacaz. Balmumundan..
02/08/2011
03:18
2 Ağustos 2011 Salı
14 Ağustos 2010 Cumartesi
83
Değerli okuyucularım,
Birazdan okuyacağınız hikaye gerçektir (Based On A True Story hesabı). Hikayeyi bir bankada görevli arkadaşım anlatmış, ve tabii bana da sizlerle paylaşması düşmüştür.
Hikayemiz bir bankanın genel müdürlüğünde başlar.Kahramanlarımız sırasıyla Çöpçatan (Ç), Kız (K) ve Erkek (E) arasında geçer.
Efendim kimin, kimden, neyi!! istediğini tam olarak bilmiyorum ama Ç'miz üzerine düşen görevi layıkı ile yerine getirir ve K ile E'yi tanıştırır. Tabii E ile K birbirlerini daha yakından tanıyabilmek için bir akşam başbaşa yemeğe çıkarlar.
Yemekte muhtemelen havadan-sudan-tahtadan konuştuktan sonra karşılıklı soru bombardımanı faslına geçilir -ki normalde ben birisiyle başbaşa yemeğe çıksam neler sorulduğunu hala bilmemekteyim-. Bir E bir K, bir güreşçi gibi birbirlerini sırayla el ense yaparlar. Hatta zaman zaman eller kıspetin içine bile daldırılır. Ve E dayanamayıp;
-83'lü müsün? (yazıyla: seksenüçlü müsün?)
diye sorar. Biz erkeklerce gayet normal olan bu soruya cevap çok sert gelir;
E daha ne olduğunu bile anlayamadan, K birşeyler daha zırvalayıp olay yerinden hızla uzaklaşır. E anlam verememiştir. E şaşkındır. E çaresizdir. E sinirlidir. Ama en önemlisi E açtır. Yemeğini yer ve oda gider...
Ertesi gün Ç'ye hesap sorma günüdür. İlk E gider;
-Yawww Ç. Benle tanıştırdığın K'nın sanırım yaşıyla ilgili problemleri var. 83'lü müsün diye sordum bana bla bla bla... sonrada vıdı vıdı vıdı... bi daha da ıvır kıvır zıvır...
der. Tabii Ç'de olaya inanamaz. Durumu toparlamaya çalışsa da kol kırılmış ve maalesef yen içinde kalmamıştır. Ç mahçuptur. Ç pişmandır. Ç sinirlidir. Hemen ve derhal K'yi arar. Neden böyle birşey olduğunu sorar. K'de derki;
-Yawww Ç. Benle tanıştırdığın E sanırım manyağın biri. Bana 'sekse düşkün müsün?' diye sordu. Bende tabii onu payladım ve gittim.
der. Ve bir beraberlik daha başlamadan biter...
Evet sevgili okurlarım. Kıssadan çıkaracağımız hisse ne imiş; sekse düşkün olmasanız bile düşkünmüş gibi davranın. Birşey kaybetmez, belkide bir sevgili kazanırsınız.
Renkli rüyalar.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)